+90 264 274 00 54
info@volkanpatent.com


FİKRİ VE SANAİ MÜLKİYET HAKLARI

ENDÜSTRİYEL TASARIM TESCİLİ

Mühendislik bilimleri dahil, görsel ya da teknik anlamda yeni ürün oluşturmanın temeli olan endüstriyel tasarım, bugün şirketlerin rekabetçe üstün olmak için kullandıkları en önemli araçlardan biri. Fark yaratacak, estetik, yaratıcı, maddi getirisi yüksek endüstriyel tasarımların korunması, korunması için de öncelikle sahibi adına tescil edilmesi gerekir.

Endüstriyel tasarımların en temel dayanağı olan görsel yenilikler hayatımızın tüm alanlarında uygulanır. Bir giyimin görünümünü oluşturan konfeksiyon tasarımından ayakkabı tasarımına, halı deseninden otomobil tasarımına, süs eşyasından çanta tasarımına, mutfak eşyasından tıbbi aletlerin tasarımına kadar hemen hemen her sektörde görsel yenilikler yapılmaktadır.

Destek Patent, başvuru işlemlerinden hukuki süreç yönetimine, tasarım araştırma ve analizlerinden tasarımların ticari değere dönüştürülmesine kadar her aşamada, tasarımlarınızın takip ve korunmasında size tam bir hizmet zenginliği sunmaktadır.

Neden Tasarım Tescili?
Tüketiciler tarafından bilinen ve kullanılan tasarımların dışında, farklı dizayn edilen ürünlerin yeni ve özgün tasarımları, sahibine ticari olarak avantaj sağlar. Piyasada sahibi olan markaya rekabet üstünlüğü veren tasarımlar, taklidine imkan verildiği takdirde ise rekabette önemli dezavantaja neden olur. Firmalar rekabetin kötü etkilerinden korunmak için ve en önemlisi rekabette üstün olmak için görsel yenilikler de üretmeli ve bu yeniliklerini tasarım tescilleri ile koruma altına almalıdırlar.

Faydalı model, herkes tarafından yanlış bilinen ya da patent ile karıştırılan bir tescil yöntemidir. Faydalı modelin Patentten farkı aranılan kriterler ve süreçleridir. Bir de bunların dışında faydalı modele ve ya patente konu olamayacak buluşlar vardır.

FAYDALI MODEL

551 Sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamede;

Patent Verilemeyecek Konular ve Buluşlar aşağıdaki gibi tanımlanmışlardır. 
Madde 6 - Aşağıda sayılanlar buluş niteliğinde olmadıkları için bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamı dışında kalır:
a - Keşifler, bilimsel teoriler, matematik metotları;
b - Zihni, ticari ve oyun faaliyetlerine ilişkin plan, usul ve kurallar;
c - Edebiyat ve sanat eserleri, bilim eserleri, estetik niteliği olan yaratmalar, bilgisayar yazılımları;
d - Bilginin derlenmesi, düzenlenmesi, sunulması ve iletilmesi ile ilgili teknik yönü bulunmayan usuller.
e - İnsan veya hayvan vücuduna uygulanacak cerrahi ve tedavi usulleri ile insan, hayvan vücudu ile ilgili teşhis usulleri.

Faydalı Model Belgesi Verilerek Korunamayan Buluşlar ve Konular ise aşağıdaki gibi tanımlanmıştır.
Madde 155 - Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 6 ıncı maddesinde belirtilen konuların yanısıra usuller ve bu usuller sonucunda elde edilen ürünler ile kimyasal maddeler hakkında faydalı model belgesi verilmez.

Dolayısı ile usuller ve usuller sonucu elde edilen ürünler ile kimyasal maddeler faydalı model belgesi ile korunamamaktadır. Bu buluşlar için ancak patent başvurusu yapılması gerekmektedir.

Patent başvurusunda biindiği gibi 3 ana kriter aranmaktadır. "yenilik", "buluş basamağı", "sanayiye uygulanabilirlik". Faydalı model başvurusunda ise sadece "yenilik" ve "sanayiye uygulanabilirlik" kriterleri aranmaktadır.

Dolayısı ile "yeni" olan ve "sanayiye uygulanabilir" olan buluşlar faydalı model tescili ile korunabilmektedir.

Faydalı model ile Dünya üzerinde içerisinde Afrika Bölgesel Sınai Mülkiyet Topluluğunun (ARIPO) da bulunduğu yaklaşık 60 ülkede koruma sağlanabilmektedir. Türkiyede faydalı model tescilinin koruma süresi 10 yıldır. Dünya genelinde diğer ülkelerde de 6-15 yıl arası koruma süresi değişmektedir. Türkiyede faydalı model başvurusu belge kararı çıkmadan patent başvurusuna dönüştürülebilmektedir.

Faydalı model başvuruları Türkiyede Türk Patent Enstitüsüne ulaştırılmaktadır.
Faydalı Model Tescil Başvurusunun Kabul Gördüğü Ülkeler
Faydalı model tescil başvuruları,  faydalı model korumasının mevcut olduğu ülkelerin yerel başvuru ofislerine gerçekleştirilir.

Aşağıdaki tabloda Mart 2008 tarihi itibariyle çeşitli adlar altında faydalı model ve benzeri koruma şekilleri olan ülkelerin listesi bulunmaktadır.

MARKA TESCİL

Marka Tescil Konusunda Detaylı Bilgiler
Marka Tescil  günümüzde şirketlerin gücü sahip oldukları maddi varlıklardan çok markalarının değeriyle ölçüldüğü için çok önemlidir. Gerek saygınlık gerek maddi getirisi yüksek markaların korunması, korunması için de öncelikle sahibi adına tescil edilmesi, art niyetli girişimlerin önlenmesi gerekir. Geleneksel ticaret modellerinin dışında e-ticaret siteleri için de site isimlerinin marka tescil alınarak korunması önemlidir. Çünkü kötü niyetli kişiler e-ticaret sitenizin ismini farklı domainler ile alarak size karşı kullanabilirler. Ayrıca site isminiz için kendi adlarına marka tescil başvurusunda da bulunabilir, size dava açıp tazminat dahi talep edebilirler. Tüm bu risklerin önüne geçebilmek için e-ticaret sitenizin ismini marka tescil yaptırarak korumalısınız.



Marka tescil uygulamasında diğer önemli bir hususa dikkatinizi çekmek isteriz. Kullandığınız ticari -ayırt edici- işaretin haksız yere tescil edilmesinden endişe duymanız halinde, en kısa sürede tescili için Türk Patent Enstitüsü’ne başvurulması gerekir. Diğer gerçek ya da tüzel kişilerin sizden önce markanızın tescili için başvuruda bulunmalarını ve olası hak kayıplarını ancak bu yolla engelleyebilirsiniz. Başvurduğunuz marka tescil edilebilirlik kriterlerine sahip ise tescil edilerek on yıl süre ile korunacaktır. Her on yılın sonunda yapacağınız yenileme talebi ile de koruma süresini istediğiniz kadar uzatmanız mümkün olacaktır. Tescilli bir markaya ait tüm haklar tescil sahibine aittir. Söz konusu markayı 3. kişiler izinsiz kullanamaz. Ayrıca markanızı bir başkasına devredebilir ya da kullanım hakkı için lisans verebilirsiniz.
 
Yapılan marka tescil kapsamında, markanın sadece tescil edildiği ülkelerde korunuyor olmasını tekrar hatırlatmakta fayda vardır. Bu nedenle koruma talep edilecek diğer ülkelerde de marka tescil başvurusu yapılmalıdır. Çünkü tüm dünyada geçerli bir marka tescil sistemi yoktur. Türkiye’nin uluslar arası anlaşmalar kapsamında yararlanabildiği 3 toplu tescil sistemi bulunmaktadır. Bilgileri verilen bu 3 sistemin yanı sıra ülkesel olarak tescil başvurusu da yapılabilmektedir. 1.)  Topluluk Markası (CTM): Tek bir başvuru ile 28 Avrupa Birliği ülkesinde tescil olanağı sağlar. 2.)  Madrid Protokolü: Bu kapsamda yapılan başvuru ile 85’in üzerinde üye ülkenin tamamı veya seçilen ülkeler için koruma sağlanabilmektedir. 3.) OAPI (Afrika Birliği) : Tercih edilecek söz konusu tescil sistemi ile tek başvuruda 17 ülkede tescil başvurusu yapmak mümkündür.

PATENT TESCİL

Patent Tescili Detaylı Bilgiler
Patent Tescili  ekonomik yaşamın her safhasında rekabet gitgide artarak görülmemiş boyutlara ulaştığından firmalar için vazgeçilmez oldu. Bu küresel rekabette var olabilmek için sürekli AR-GE çalışmaları yürüterek, yeniliklerimizi patent tesciliyle desteklemeliyiz. Köklü şirketlerin büyük yatırımlar yaparak geliştirdikleri ürünlerine patent tescili almadığı için taklitleri kısa sürede piyasada görülmekte ve Patent Kanunu ile sağlayan haklarını kullanarak müdahale etme imkânları olmamaktadır. 




Bu sebeple araştırma geliştirme yapacak şirketlerin önündeki en kritik yol, küresel rekabette başarılı olabilecek yenilikçi ürünlerini taklitten korumak için patent tescili kendileri için vazgeçilmezdir. Patent tescili günümüz koşullarında firmaların ürünlerini rahat pazarlayabilmeleri ve rekabetten korunmaları için zorunlu bir hal almıştır. 

Bu kritik yolda emin ve sağlam adımlar atabilmek için öncelikle her yenilikçi hareket patent tescili ile desteklenmelidir. Öncelikle ihracata yönelik çalışan firmalar patent tescilinin önemini iyi kavramalıdırlar. Son yıllarda Türkiye’de küreselleşmeyle birlikte yaşanan ekonomik ve sosyal gelişmeler patent tescili ve korumasına olan talebi arttırmıştır. 

Küreselleşmeyle gelen taleplere cevap verebilmenin haricinde iç ve dış pazarlarda rekabet edebilmek için patent tescili şarttır. Patent tescili ile rekabet güçlerini arttıran firmalar yurt dışına da daha güvenle açılacaktır.
 
Patent tescili konusunda önemli bir husus da, önceleri üretim yapmak, özellikle de hızlı üretim yapmak rekabet için yetebiliyorken, bu üretim herkes tarafından yapılabilir olduğunda kalite olgusu ortaya çıkmıştır. Artık kaliteli üretim yapan firmalar ön plana çıkarabilmektedir. Fakat günümüz koşullarında teknolojinin de hızla ilerlemesi sonucunda kaliteli üretim yapmak da firmalar için bir fırsat olmaktan çıktı. Ar-Ge çalışması ile yenilik yapılmayan ve patent tescili olmayan ürünler kolay taklit edilebilir hale geldi. Çünkü patent tescili olamayan ürünleri teknolojik imkânları olan herkes hızlıca istenen kalitede üretebiliyor ve emeği geçen buna sonuç alacak müdahaleyi yapamıyor. İşte bu noktada devreye firmaların patent tescili ile elde ettikleri kanuni koruma kendilerine avantaj sağlayacak ve ürünlerinin piyasadaki üstünlüklerini korunmuş olacaklar. Farklı buluşlar yaparak, yenilikçiliği ön planda tutarak tüketicilerin ilgisini çekmeyi başarabilen firmalar, buluşlarını patent tescili ile destekleyerek her zaman bir adım önde olacaklardır.
 
Günümüz rekabet şartlarında farklı üretim yapmak yetmemekte ve devreye ürettiği ürünü koruma gerekliliği girmektedir. Sağlıklı ve kanuni koruma ancak patent tescili ile mümkündür. Aksi takdirde üretilen ürün ne kadar yenilikçi ve farklı olursa olsun, taklit edilecek ve mucidine hiçbir artısı olmayacaktır. Yurt içi ve yurt dışından alınacak patent tescili ile koruma elde edilmekte ve artık tüm getirileri o ürünü üreten firmaya ait olmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta ise alınacak patent tescilinin hedef ülkelerde müracaat edilememesi durumunda tüm dünyada geçerli olmayacağının bilinmesidir. Yani patent tescili, koruma alınan buluşa konu ürün hangi ülkelerde kullanılacaksa o ülkede yaptırılmalıdır. Sonuç olarak, sürekli kendini yenileyip farklı ürünlerle karşımıza çıkan, müşterilerin ilgi odağı olan firmalarla mücadele edebilmenin tek yolu yenilikçi buluşlar yapmak ve bu buluşlarımızı patent tescili ile mutlaka koruma altına aldırmak gerekir. Aksi takdirde ürettiğimiz ürünün bize ait olduğunu ispatlamak imkânsızdır. Tescil konusuna önem vermemek, emek, zaman ve para harcayarak ürettiğimiz ürünü başkalarının önüne sunmaktan farksızdır.

YURT DIŞI MARKA TESCİLİ

Türkiye’de başvurusu yapılmış ve tescil edilmiş markalar sadece Türkiye sınırları içerisinde korunmaktadır. Marka sahiplerinin ihracat, fuar katılımları, yurtdışına bayilik verme gibi nedenler ile ülke sınırları dışına çıkardıkları ürün ve hizmetlerine ait markalarını ilgili ülke veya ülkelerde tescil ettirmesi gerekmektedir. 

Diğer ülkelerde marka tescil edilmesinin dört farklı marka tescil sistemi bulunmaktadır;
Uluslararası Marka Tescili (Madrid Protokolü Sistemi)
Topluluk Marka Tescil Sistemi
Ulusal Marka Tescili
Bölgesel Marka Tescili

1. Uluslararası Marka Tescili (Madrid Protokolü Sistemi)
Uluslararası Marka Tescili, Türkiyenin 1999 yılında Madrid Protokolüne üye olması ile birlikte, tek bir başvuru ile Avrupa Birliği de dahil birden fazla ülkede veya tüm ülkelerde korumaya sağlayan bir sistemdir.
Madrid Protokolü uyarınca Uluslararası Marka Tescil işlemleri için yetkili, İsviçre Cenevrede bulunan Dünya Fikri Haklar Örgütüdür. (WIPO - World Intellectual Property Office). Tescil, isteğe göre Madrid Protokolü’ne üye ülkelerin bazılarını veya tamamını kapsayabilir.
Uluslararası marka tescili için, Türkiyede aynı marka için marka başvurusu veya tescil olma zorunluluğu bulunmaktadır.

2. Topluluk Marka Tescil Sistemi
Avrupa Topluluğuna üye ülkelerde tek bir başvuru ile koruma sağlayan ve ülkelerin tümünde geçerli olabilen bir sistemdir. Topluluk Marka Tescili olarak adlandırılan koruma için yetkili ofis, İspanya da bulunan İç Pazarda Uyum Ofisidir. (OHIM-Office For Harmonization In The Internal Market)
Bir tek marka başvurusuyla, Topluluk üyesi devletlerde geçerli olan marka tescil belgesi alınmaktadır. Türk vatandaşları da Paris Sözleşmesi gereğince Topluluk Markası tescil ettirebilirler ve Avrupa Topluluğu’nda korunmasını sağlayabilirler.

Başvurunun OHIMe sunulmasından sonra, şekli şartlar açısından inceleme yapılmakta ve her üye ülkeden ayrı ayrı aldığı araştırma sonuçlarının raporunu başvuru sahibinin bilgi edinmesi ve muhtemel itirazları tespit edebilmesi için bir araştırma raporu düzenlenerek başvuru sahibi bilgilendirilmektedir.

3. Ulusal Marka Tescili
Toplu tescil sistemlerine (Avrupa Birliği Topluluk Sistemi, WIPO)  üye olmayan diğer ülkeler için ise tek tek müracaat edilerek koruma sağlanabilir. Ulusal marka tescil işlemlerinde, ülkeler arasında ki karşılıklılık ilkelerine göre işlemler yürütülür. Her ülkenin ulusal başvuru prosedürü farklılık gösterir.
Marka başvuru ve tescil maliyeti ülkelere göre farklılık göstermektedir. Tescil maliyeti, ilgili ülkenin yasal düzenlemelerine göre tescile konu mal veya hizmet sınıflarının birden fazla olması, başvurunun yayınına itiraz edilmesi gibi durumlarda artmaktadır.
Markanın tescili için yapılan başvuru ile tescil belgesinin alınması arasında geçen süre yaklaşık olarak 2 ila 4 yıl kadardır. Ancak bu süre bazı ülkelerde 5 yıla kadar uzayabilmektedir.

4. Bölgesel Marka Tescil Sistemi
Bölgesel Marka Tescili, birden fazla ülkenin bir araya gelmesi ile üye ülkelerde geçerli ve bölgesel nitelikli bir koruma sistemidir.

BENELUX
Belçika, Hollanda ve Lüksembourg ülkeleri BENELUX MARKA TESCİL SİSTEMİni geliştirmiştir. Benelux Marka Ofisine yapılan tek bir başvuru ile, koruma üç ülkeyi de kapsamaktadır.

OAPI
OAPI-Afrika Fikri Haklar Örgütü üyesi ülkelerde (Benin, Burkina-Faso, Cameroon, Central African Republic, Chad, Congo,, Equatorial Guinea, Gabon, Guinea (Conakry), Guinea-Bissau, Ivory Coast, Mali, Mauritania, Niger, Senegal, Togo) tek başvuru ile bölgesel marka koruması sağlanmaktadır.